menarini-ve-nsilico-medicine-potansiyeli-olan-a-ortakln-derinletiriyor

Menarini ve Insilico Medicine, potansiyeli olan AI ortaklığını derinleştiriyor.

İlaç keşif girişimi Insilico Medicine ve İtalyan ilaç şirketi Menarini Group, yeni bir AI ile keşfedilen ön klinik varlıkta karşılanmayan ihtiyaçları hedefleyen ikinci lisans anlaşmalarını duyurdu.

Anlaşma, Menarini’nin bir yan kuruluşu olan Stemline Therapeutics’e geniş anti-tümör etkinliğe sahip seçici bir küçük molekül inhibitörü geliştirmek ve ticarileştirmek için küresel haklar veriyor.

Insilico’nun Chemistry42 AI platformu kullanılarak geliştirilen varlık, başarılı bir şekilde ön klinik denemeleri tamamladı.

Anlaşma şartlarına göre, Insilico, anlaşmanın toplam potansiyel değeri 550 milyon doları aşan gelişim, düzenleyici ve ticari kilometre taşları dahil olmak üzere 20 milyon dolarlık bir ön ödeme alacak, ayrıca kademeleme esasına göre telif ücretleri alacak.

Genişleyen İşbirliği

Menarini Group’un CEO’su Elcin Barker Ergun, “Generatif AI’da lider olan Insilico ile işbirliğimizi genişletmekten mutluluk duyuyoruz.” dedi. “Bu ortaklık, onkoloji tedavisinde kritik boşlukları ele almamıza ve yenilikçi tedavilerle küresel olarak daha fazla hastaya ulaşmamıza olanak tanıyor.”

Kapsamlı Trend

Bu ortaklık, AI’nın farmasötik inovasyonu devrimleştirmek için potansiyelini vurguluyor, hedeflenen terapilerin daha hızlı geliştirilmesini sağlayarak ve genAI’nin ilaç keşif ve gelişimini hızlandırmadaki artan rolünü vurgulayarak.

Teknoloji, hassas tıp için kullanılıyor, kanser tedavisindeki kritik karşılanmayan ihtiyaçları ele alıyor ve keşiften klinik uygulamaya kadar olan süreçleri hızlandırıyor.

Google DeepMind ve AlphaProteo projesi gibi büyük teknoloji şirketleri ve dünya çapında birçok startup, son zamanlarda 80 milyon dolarlık bir finansman turu alan İsrailli startup CytoReason da dahil olmak üzere, bu evrimin bir parçasıdır.

AION Labs, Haziran 2024’te, protein hedefler için yüksek afinite küçük molekülleri tanımlayarak ilaç keşfini hızlandırmak için AI kullanan ProPhet adlı bir startup başlattı, erken aşama süreçleri iyileştirmeyi ve zamanı ve maliyetleri azaltmayı hedefliyor.

IBM ve Alman ilaç şirketi Boehringer Ingelheim, kanser, otoimmün bozukluklar, enfeksiyon hastalıkları ve diğer tıbbi durumların tedavisi için terapötik antikorların keşfini hızlandırmak için IBM’nin gelişmiş büyük ölçekli sinir ağı mimarilerinden yararlanmak üzere ortaklık kurdu.

Avustralya’daki araştırma enstitülerinden oluşan bir koleksiyon da, maliyetli 3D modelleme olmadan dizi verilerinden protein-molekül etkileşimlerini çözen PSICHIC adlı bir AI aracı geliştirdi.

Sonuç

Sonuç olarak, AI’nın ilaç keşfinde ve geliştirmedeki rolü giderek artmakta ve bu teknolojinin farmasötik sektöründe devrim yaratacağı açıktır. Bu gibi işbirlikleri ve girişimler, hastaların hayatını iyileştirmek ve tedavi seçeneklerini genişletmek için önemli bir adımdır. AI’nın bu alandaki potansiyelinin daha da keşfedilmesi, gelecekte daha fazla inovasyon ve ilerleme getirebilir.