Bir grup araştırmacı tarafından önerilen yeni bir tüberküloz (TB) tarama stratejisi, mevcut TB taramasında ortaya çıkan sorunlara çözüm sunuyor. Aktif ve sessiz TB enfeksiyonlarını aynı anda tarayarak, bu hastalığın devam eden yayılma hikayesini yeniden yazabileceğini düşünüyorlar. TB, 2023 yılında 10,8 milyon yeni vaka ve 1,25 milyon ölümle küresel olarak en ölümcül bulaşıcı hastalıklardan biridir. TB’nin hızlı bir şekilde tespit edilmesi, yayılmasının önlenmesi ve sonunda hastalığın ortadan kaldırılması için etkili bir tarama önlemidir. TB, vücutta bazı yıllar boyunca sessiz kalabilir ve hastalığın belirtilerine neden olmadan, ancak gelecekte özellikle yüksek risk altındaki belirli kişiler arasında aktif hastalığa neden olabilir. Dolayısıyla, hem aktif hem de sessiz enfeksiyonun doğru şekilde test edilmesi, tarama programları açısından son derece önemlidir. Tarama için TB testleri, göğüs röntgenleri, balgam kültürleri, moleküler testler, belirtilerin taranması ve sessiz TB enfeksiyonunu (TBI) ölçmek için cilt veya kan testleri gibi çeşitli şekillerde yapılabilir. Tüm test türleri, TB’nin gereksiz tedaviyi önlemek için yanlış pozitif sonuçların az sayıda doğru bir şekilde tespit edilmesini amaçlar. Kraliçe Mary Üniversitesi’ndeki Dr. Dominik Zenner liderliğindeki bir ekip, en sık kullanılan TB testlerinin kombinasyonlarının etkililiğini analiz etti. Çalışmalarında, 13 farklı TB testi üzerindeki 437 orijinal çalışma ve yayınlanmış sistematik incelemelerde tarif edilen verileri incelediler. Bu veriler daha sonra TB’nin doğru bir şekilde tanımlanmasında ve yanlış pozitif sonuçlardan kaçınmada tarama testlerinin ne kadar iyi olduğunu tahmin etmek için kullanıldı. Önceki çalışmaların aksine, araştırmacılar bazı immünolojik testlerin (sessiz TB enfeksiyonu (TBI) testleri) TB tarama algoritmalarına değer kattığını buldular. TBI testleri, akciğer dışında (hastanın akciğerlerinin dışında meydana gelen hastalık) veya çocuklarda meydana gelen daha zor algılanan TB dahil olmak üzere daha zor algılanan TB’nin daha erken teşhisini destekleyebilir. Bu yeni yaklaşım, yalnızca sessiz TB’nin teşhisi için TBI testlerini saklayan mevcut TB testi protokollerine meydan okuyor. Önemli olan, hem sessiz hem de aktif TB için tanısal testlerin bir araya getirilmesinin her iki hastalık formunun da aynı anda tespit edilmesine olanak tanımasıdır. Bu büyük nüfuslar arasında TB’nin tespitini iyileştirme fırsatı, WHO ve Avrupa Hastalık Önleme ve Kontrol Merkezi de dahil olmak üzere politika yapıcılar ve halk sağlığı kuruluşları için ilgi çekicidir. Zenner, “Küresel TB kontrolü, risk gruplarında TB’nin erken tanı ve tedavisini gerektirir. Yeni tarama algoritmalarımız, TB’nin hem aktif hem de sessiz olarak aynı anda yüksek doğrulukla taranabileceğini gösteriyor.” dedi. Bu, klinik ve halk sağlığı uygulamaları ile politika değişiklikleri için ciddi sonuçları olan çok sofistike ve iyi düşünülmüş bir çalışmadır. Sağlam kanıtları gözden geçirerek ve modern istatistiksel yöntemler uygulayarak, yazarlar, göçmenler için aktif TB taraması için daha geleneksel TB tarama yöntemlerine Interferon Gamma Salınım Testi (IGRA) testini – beyaz kan hücrelerinin TB antijenlerine yanıtını tespit eden bir kan testini – eklediklerinde, taramanın doğruluğunun önemli ölçüde arttığını sonuçlandırmışlardır. East London, Batı Avrupa’da yeni teşhis edilen TB vakalarının en yüksek olduğu yerdir ve TB, en yoksul nüfusları aşırı bir şekilde etkilemektedir. Kraliçe Mary’deki araştırmacılar, bu tabloyu hem yerel hem de küresel olarak değiştirmenin ön saflarında yer almakta olup geçen ay Barts Health NHS Trust ile TB araştırma ve tedavisi için yeni bir mükemmellik merkezi oluşturmak amacıyla ortaklık kurmuşlardır.

İlgili HaberlerYazarın Diğer İçerikleri